Netflix de bugün yayına giren The Sinner dizisinin 3. sezonunu inceledim. Her ne kadar 3. sezonu izlerken bir türlü konsantre olmasam da ilk 2 sezondaki gibi başarılı bir sezon olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. The sinner’ın en iyi sezonu olarak 1. sezon olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Sezonlar hakkında kısa bilgi vermem gerekirse; İlk sezon; evli ve bir çocuk annesi olan Cora Elizabeth Tannetti (Jessica Biel) ailesiyle birlikte vakit geçirmek için plaja giderler. Sıradan bir anne olan Cora’nın karakterinde plaja gittikten sonra büyük değişiklikler olmaya başlar. Ne olduğunu anlayamayan Cora, kendini plajda vahşi bir cinayet işlemiş halde bulur. Frankie adındaki genci öldürdükten sonra onu tanımadığını ve herhangi bir bağlantısı olmadığını söyleyen Cora hapse girmeyi kabul eder. Ancak bu olayın arkasında garip bir gizemin bulunduğunu düşünen dedektif Harry Ambrosse (Bill Pulman) zamanla olayın iç yüzünün aslında düşünülenden çok farklı olduğunu öğrenir. İkinci sezonda ise; 11 yaşında bir çocuk ebeveynleriyle birlikte bir yolculuğa çıkar. Yolculukta bir gece konaklamak zorunda kaldıkları pansiyonda ebeveynlerinin ölümü üzerine cinayetle suçlanan çocuğun yolu dedektif Harry Ambrosse ile kesişir. Bu sezon; çocukluğunun geçtiği kasabaya yolu düşen dedektifin kendi çocukluğuna ve geçmiş anılarına dair bilgilerin de verildiği dizide, hem kurban hem suçlu olan çocuğun garip ve merak uyandırıcı hikayesini işleniyor. Üçüncü sezonda ise, dedektif Harry Ambrosse bu sefer bir trafik kazasını araştırmak için görevlendirilir. İlk başta oldukça sıradan bir olay gibi görünen kaza Ambrosse’un karşılaştığı en tehlikeli suçluyu ortaya çıkarır.